Kürd Kültürü Neden Yağmalanıyor?

Devlet sahibi olsanız, arkeolojik kazıları bizzat kendiniz yapar, müzeler kurarak arkeolojik buluntuları değerlendirirsiniz. Ama devletiniz olmadığı için, bu arkeolojik belgeler, Arapların, Türklerin veya Farsların eline geçer. Onlar bunları, kendi tarihsel değerleri olarak kaydeder. Eğer bu belgeler Kürdlerden söz ediyorsa, imha edilir veya gizlenir, araştırmacıların incelemesine sunulmaz.

İsmail Beşikci

28.03.2015, Cts | 08:21

Kürd Kültürü Neden Yağmalanıyor?
Makaleyi Paylaş
Kürd Kültür Ürünleri Neden Yağmalanmaya Açıktır?

İbrahim Halil Baran, kürdistanaktuel sitesinde, (20.3.2015) “Devletsiz Kürdün Gönül Dağı veya Neşet Ertaş’ın Ruhuna Fatiha!” başlıklı bir yazı yayımladı. İnsanı çok etkileyen, hüzünlere garkeden aynı zamanda uzun uzun, derin derin düşündüren bir yazı. İnsanın hem yüreğinde, hem de beyninde fırtınalar yaratan bir yazı.

Bu yazı üzerindeki düşüncelerimi, duygularımı belirtmeye çalışacağım. Önce yazıyı özetlemeye çalışayım.

İbrahim Halil Baran, 2003 yılında, Elegez yakınlarında, Kafkas Kürdlerinden bir şarkı dinler. Fakat o günlerde, bu şarkıyı kaydetmeyi akıl edemez.

On yıl kadar sonra, onu çok etkileyen o şarkının peşine düşer. Bu şarkıyı bulmak için Gürcistan’da, Moskova’da araştırmalar yapar. Nihayet, 1969 yılında yapılan bir kayıtta o şarkıya rastlar. Bu, Gürcistan Kürdlerinin tanıtımı için, SSCB Devlet Televizyonuna hazırlanan bir programdır. Şarkıyı o günlerde 60 yaşını geçmiş olan, ama 1969 yılında küçük olan Rustemê Îsko adlı bir çocuk okumaktadır. Şarkının adı Min te dîtbû’dur.

İbrahim Halil Baran, Neşet Ertaş’ın (1938-2012), 1971’de plağa okuduğu Gönül Dağı türküsünün aslının bu şarkı olduğunu fark eder. Bu plak üzerinde, “Söz-müzik: Neşet Ertaş” yazmamaktadır. Hâlbuki Neşet Ertaş’ın öbür plaklarında bu ibare yer almaktadır. Anlaşılan o ki, Neşet Ertaş, bu Kürd halk şarkısına Türkçe sözler yazmıştır. Böylece bu şarkı artık Neşet Ertaş üzerine tapulanmış olmaktadır.

İbrahim Halil Baran, iki yıl kadar önce, kendi bloğunda, videoda bu Kürd halk şarkısını yayımlar. Bu şarkı, Kürd müzisyenlerin dikkatini çeker. Kürd müzisyenler bu şarkıyı yeniden okurlar. Bu Kürd halk şarkısını kendi albümlerine almak isterler. İşte o zaman Neşet Ertaş’ın mirasçıları, bu şarkının, Neşet Ertaş üzerine kayıtlı olduğunu vurgulayarak buna izin vermez.

Bunun üzerine, İbrahim Halil Baran, bu şarkının aslının ne zaman kasete kaydedildiğini araştırır. Bunun için Gürcistan’da, Moskova’da çalışmalar yapar. Gürcistan’daki kayıtlar Moskova’ya götürülmüş, SSCB’nin yıkılması dönemindeyse, bu kayıtların büyük bir kısmı talan edilerek satılmıştır.

İbrahim Halil Baran, Gürcistan’da ve Moskova’da, görevlilere, bunun bir Kürd halk şarkısı olduğunu, bunun bu şekilde kaydının yapılmasını istediklerini vurgular. Moskova’da televizyonda görevli bir kadın, “bunu sizin devletinizin onaylaması gerekir, bizim değil” der.

Bunu sizin devletinizin onaylaması gerekir” sözü İbrahim Halil Baran’da burukluk yaratır.

İbrahim Halil Baran, Neşet Ertaş hakkında da bilgi verir. Bunun için Cemil Horo (1934-1989) isimli bir dengbêjden söz eder. Cemil Horo, Güneybatı Kürdistan’dan, yani Kürdistana Rojava’dan, bir dengbêjdir. Çiyayê Kurmênc’ın Reşî mıntıkasındandır. Cemil Horo’nun, 1972\'de Ayşe Şan’la (1938-1996) birlikte yaptıkları kayıt dinleyenler üzerinde çok yoğun etki yapar. Bu kayıt, “dinleyenlerde, etkisinden kurtulmanın zor olduğu, müzikal bir efsun etkisi yaratır. Horo’nun Kürdçe’sindeki duruluk, her perdeye göre değişen ton ve çalgılar mest eder dinleyiciyi. Fakat, icrada en çok dikkati çeken şey, Horo’nun, “ji siltanê Kurdan re tim û tim wêl û wêl” (her daim yazıklar olsun Kürd sultanlarına) dizesine tekrarlarla yüklediği duygudur.

Cemil Horo, 10 Kasım 1980’de, Halep’deki Seydo Dağı’nda, bir Kürdçe kaset doldurur. Bu kasetin başında Cemil Horo, “bu kaseti, Neşet Ertaş’ın kendisinden istekleri üzerine ve Türkiye Kürdleri için yadigâr…” olarak hazırladığını belirtir. Daha sonraki yıllarda Cemil Horo, Neşet Ertaş’la yazışmalarından, haberleşmelerinden söz eder. Bu yazışmalardan ve haberleşmelerden Neşet Ertaş’ın da Türkiye Kürdü olduğu anlaşılır.

***

İbrahim Halil Baran’ın bu yazısı ile ilgili olarak dört temel konuya değinmek gerekir kanısındayım. Birincisi, Moskova’da, görevli bir kadının, “bunu sizin devletinizin onaylaması gerekir” sözü üzerinedir. Bu tür kültür ürünlerini kaydedecek, onaylayacak, başkalarının çalmasına, yağmalamasına engel olacak olan elbette devlettir. Ama, Kürdler devlet sahibi olmadıkları için Kürd kültür ürünleri de yağmaya açık bir hale gelmiştir.

Arkeolojik bulguları da bu çerçevede değerlendirmek gerekir. Hüseyin Kaytan, Kürtlerin, Kadının ve Mülkün Garip Hikayesi başlıklı yazısında Ferdinand Justi isimli bir araştırmacıyı kaynak göstererek şunları yazıyor:

Ferdinand Justi, 1879’da, Zagros geçitlerinin olduğu yüksekliklerde, Sîdeka yakınlarında, Rewandûz ve Şîno arasında, bir kaide üzerinde 6 ayak yüksekliğinde (180 cm’den fazla) koyu mavi taştan bir dikili taş olduğunu ve Kürtlerin bunu Kêlî Şîn olarak adlandırdığını yazmıştı; bu taşın geniş Doğu yüzünde 41 satırlık bir çivi yazısıyla Med dilinde yazılmış bir kitabe bulunmaktaydı; ondan 5 saat uzaklıkta, Sîdeka üstünde, ikinci bir Kêlî Şîn daha vardı. Bu kitabeler bugün yoktur. Ama yol hâlâ vardır ve o, Şîno yakınlarındaki Sîrgan’da Doğuya ve Güneydoğuya yönelir, Sinê üzerinden Ekbatana’ya (Hemedan) gider( Ferdinand Justi, Geschichte des Alten Persiens, Leipzig, 1879, ss.2-3).

Devlet sahibi olsanız, arkeolojik kazıları bizzat kendiniz yapar, müzeler kurarak arkeolojik buluntuları değerlendirirsiniz. Ama devletiniz olmadığı için, bu arkeolojik belgeler, Arapların, Türklerin veya Farsların eline geçer. Onlar bunları, kendi tarihsel değerleri olarak kaydeder. Eğer bu belgeler Kürdlerden söz ediyorsa, imha edilir veya gizlenir, araştırmacıların incelemesine sunulmaz.

Paris’de Louvre Müzesi’ni, Londra’da British Museum’u dolaşırken, insanın kafasında birçok düşünce dolanıyor. Her iki müzede de Mezopotamya ile ilgili pek çok arkeolojik eser var. İnsan, ilkönce, bu eserler neden yerinde, Mezopotamya’da değil, diye düşünüyor. Hemen sonra, El Kaide, İŞİD gibi barbarların saldırıları akla geliyor ve Mezopotamya’da olsalardı, korunabilirler miydi diye düşünüyor…

İbrahim Halil Baran’ın yazısı ile ilgili ikinci konu Neşet Ertaş’la ilgilidir. Bu konuda şunlar söylenebilir: Yaşar Kemal, Evdalê Zeynikê için, Kürdlerin Homerosu’dur der. Mehmet Uzun’un da Evdalê Zeynikê ile ilgili çalışmaları vardır. Bu iki yazar da Evdalê Zeynikê’nin, bugünkü torunları hakkında bilgi vermez. Ahmet Aras (d. 1944) da Evdalê Zeynikê uzmanıdır. “Kürd uzmanı, Evdalê Zeynikê uzmanı olan Ahmet Aras, Neşet Ertaş’ın, Evdalê Zeynikê’nin torunu olduğunu, ailesinin, Ağrı’nın Tutak ilçesine bağlı Molla Hasan Köyü’nden Orta Anadolu’ya sürgün edildiğini belirtiyor.

Aile, Orta Anadolu’da, çeşitli yerlerde dolaştıktan sonra, Kırşehir’e, Çiçekdağı yöresine yerleşmiş. Evdalê Zeynikê, 1800-1913 yılları arasında yaşamış bir Kürd ozanıdır. Muharrem Ertaş (1913-1984) Evdalê Zeynikê’nin torunudur. Neşet Ertaş’ın babasıdır. Muharrem Ertaş da, Neşet Ertaş da Türk ozanları diye anılmaktadır.

Neşet Ertaş, yaşadığı sürede, Kürdlüğünden hiç söz etmemiştir. Neşet Ertaş, Kürdlerin, Kürd kimliğini kazanmak için çok yoğun ve yaygın bir şekilde savaşa tutuştukları bir dönemde yaşamıştır. Bu, asimilasyonun nasıl uygulandığıyla ilgili dikkate değer bir süreçtir.

Neşet Ertaş’ın, yukarıda sözü edilen Min te dîtbû şarkısına Türkçe sözler yazarak Gönül Dağı adıyla okuması ama, “Söz ve Müzik” yerine hiçbir şey yazmaması yaptığı işin farkında olduğunu gösterir. Şarkının esas kimliğinden hiç söz etmemesi, kendi Kürd kimliğinden hiç söz etmemesi, üzerinde düşünülmesi gereken bir konudur.

Üçüncü olarak da Ehmedê Xanî (1650-1707) geleneğinden söz edelim. Yukarıda, Cemil Horo’nun, bir plağından söz etmiştik. “ji siltanê Kurdan re tim û tim wêl û wêl” (her daim yazıklar olsun Kürd sultanlarına) dizesine tekrarlarla yüklediği duygudan söz etmiştik. Bu, Ehmedê Xanî geleneğinin sürdürülmesi anlamına gelir. Bu gelenek medresede okuyan Kürdlerde, feqîlerde, melelerde daha yoğundur, yaygındır. Üniversite okuyan, Türk siyasal kültürüne, Türk toplumsal değerlerine bulaşan Kürdlerde ise cılızdır.

Dördüncü olarak da Türkiyelileşmeden söz etmek gerekir. Türkiyelileşme, Kürdlükten kopma, Türk siyasal ve toplumsal değerleriyle bütünleşme anlamına gelmektedir. Neşet Ertaş, Türkiyelileşmeyle falan uğraşmamış. Doğrudan doğruya, “Türküm” demiş, birinci sınıf Türk olmuş. Türkiyelileşmek için uğraşanlar, ne kadar çalışırlarsa çalışsınlar, her zaman ikinci sınıf bir Türk olarak kalacaklardır.

03 Mart 2015 tarihli Not:Kürd Kültürü Neden Yağmalanıyor? başlıklı bu yazım için küçük bir açıklama yapma gereğini duyuyorum. Ahmet Aras aradı. Telefonla konuştuk. Yazıda, İbrahim Halil Baran’ın yazısını kaymak göstererek, Neşet Ertaş’ ın, Evdale Zeynike’nin torunu olduğunu söylemiştim. Ahmet Aras, İbrahim Halil Baran’ı tanımadığını, kimseye de bu şekilde bir açıklama yapmadığını vurguluyor. Ahmet Aras, Evdale Zeynike ile ilgili ayrıntılı çalışmalar yaptığını, Evdale Zeynike’nin yakınlarıyla görüştüğünü, buna benzer bir bilgiye sahip olmadığını söylüyor. Neşet Ertaş’ın ailesinin köyü de, Evdale Zeynike’nin Tutak İlçesi’ne bağlı, Molla Hasan Köyüne köyüne yakın bir köy olduğunu ama akrabalık ilişkilerine rastlamadığını söylüyor.

Ahmet Aras, telefonda yaptığı konuşmada, Kürd klamlarının, stranlarının.. Kürd loriklerinin nasıl yağmaladığını da örnekleriyle dile getirdi.

İbrahim Halil Baran’ın dile getirdiği bu bilgiyi, Ahmet Aras’la konuşmadan aynen kullanmak benim için elbette büyük bir eksiklik. Ahmet Aras’dan, Neşet Ertaş’ın yakınlarından ve okuyuculardan, bu yanlış bilgi için özür diliyorum. İbrahim Halil Baran da bu konuda herhalde bir açıklama yapar.

Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Nerina Azad'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.

18195 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:12:51:17

İsmail Beşikci

İsmail Beşikci

Yazarın Önceki Yazıları

Karakoçan (Dep) ve Yayladere (Holhol) İle İlgili İki KitapUludere (x)Newroz 2024 AkreÜç KitapHazro BeyleriSimurglarMehmet Bayrak’ın Kürt Kimliği MücadelesiŞeyh Said Direnişi İle İlgili İki KitapDiyarbakır Kitap Fuarı 2023Ermeni ve Rum Mallarının TürkleştirilmesiEhmedê Xanî’nin Hatırası ÜzerineAbdurrahman Önen-Erdnîgarîya KurdistanêKürtler ve Güller Cilt 3‘49’lar’, ‘55’ler’, ‘23’ler’ …'Yaşamın Kıyısında'Behdinan, Barzan, Milli LiderSuyu Arayan Halklar Aşiretten Ulusallığa Doğru Kürtler(II)Suyu Arayan Halklar Aşiretten Ulusallığa Doğru KürtlerYüzüncü Yılında Lozan AntlaşmasıSon Kız‘Deniz’in Ütopyası’ ÜzerineRudaw TVStockholm Kürd Sürgün Müzesi Üzerine DüşüncelerLozan Konferansı, Kürdler ve Kürdistan IILozan Konferansı, Kürdler ve Kürdistan Diaspora KürdleriMele Mıstefa Barzani Ulusal MüzesiRovîyê XasûkBarzani ve Kürt Ulusal Özgürlük Hareketi IIIKendi Kendini Yönetme Hakkı ‘Ayrılıkçı Yazılar’Peywend YayınlarıDuhok Üniversitesi’nin 30. YılıAhamenişlerden İran İslam Cumhuriyeti’ne IIKürtçülük Ahamenişlerden İran İslam Cumhuriyeti’neKürd Aydınları IIBedirhan Epözdemir’in AnılarıSeyidlik-ŞeriflikKürdizade Ahmed RamizMedreseler-ÜniversitelerMedya Kitabevi Birleşmiş Milletler ve KürdlerMülteci YaşamlarÖncü Bir Kürt Aydını59 Yıl Sonra ŞemdinliKemalizm Ve Kürd Ulusal Sorunu IIIOrtadoğuBir Ailenin Son 200 Yıllık TarihiTarih Okumaları, Kürdlerin HikayesiHewler’de, Soran’da ve Cambridge Koleji’nde KonferansTheodor Herzl Bize Ne Anlatıyor?AforizmalarSon YolcuIrkçılık Hakkında …Aydınlar Hakkında… Latife Fegan’ın AnılarıAdil Yargılama/Yargılanma Mümkün mü?Kürd Aydınlarıİlim-BilimKürdçe Derslerinin ÖnemiYaş 83…*Mezopotamya Uygarlığında HakkariKemalizm Ve Kürd Ulusal Sorunu - IIBediüzzaman’ın HançeriDoğu-Güneydoğu Dernekleri Platformu*Destar Kitap-KafeKürdistan’ın Güney'ine Seyahat Kürd Tarihinin Yazılı Ana KaynaklarıBingöl-Van Gezi İzlenimleriGöbekli Tepe Hakkında…Güvenlik Munzur Çem’in Anıları DerveCendere II Saatin İçindeki SırMehmet Öncü KitaplarıZarema, Yahudi DevletiJuli’nin Sesi‘Ateşte Doğanlar’Kadri Hoca…Kürt HâkimAlevilik Üzerine II‘Aleviler ve Sosyalistler’ Kitabı ÜzerineUygur TürkleriBaşkanlık Seçimleri, ABDÜniversite RaporuOFra Bengio’nun Kürd Liderlere EleştirisiDr. SaidKürdistan Bölgesel Yönetimi’nde Maaş Sorunu…Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde PKK-Haşdi Şabi İşbirliğiAma Onlar Kardeştiler…Mustafa Suphi ‘Kürdistan Ortadoğu’nun Polonya’sıdır’İSkan Tolun IIKürt Dil Hareketi (Harekata Zımanê Kurdî) II‘Doğumun Ölümü’Kürt Dil Hareketi (Hereketa Zimanê Kurdî)Kürdistan Bayrağı’nın ve KDP Binasının Yakılması Üzerine…Ermeniler, Kürdler, AzerilerDevrimci Doğu Kültür OcaklarıEylül 2020 Kürdler-KürdistanBir AİHM BaşkanıHalepçe arşivlerinin yakılması ve KDP’ye saldırıDevranİskan TolunWoodrow WilsonHarf Devrimi’nin Kürdler İçin AnlamıMehmet ElbistanKürtler, Şehir Şehirlileşme‘Kürt Çalışmaları…’Zini Gediği KatliamıKürd Tarihini Kürdlerin Yazması…‘Kürtlerin Kürt Olmama Hakkı’ II’Kürtlerin Kürt Olmama Hakkı’Değinmeler-2Irkçılık ÜzerineSeyid Ahmed CebariŞengal, AfrinMustafa SelîmîKemalizm ve Kürd Ulusal SorunuOrhan Kotan’ın ŞiiriLeylan - IIKürt Meselesiyle İlgili Bir Projen Var mı?LeylanXwebûnOrta Karadeniz’de Etnisite İlişkileriAlevilik Üzerine…Güvenli BölgeDuvarımızı Yapamadık…Doktor SaidAlevilik ve TarihiBitlis ve Ahalisi1916 Kürd TehciriBir Diplomatın Anıları Xızır Nasıl Ali Oldu?Kürd Tarihi Üzerine GözlemlerAdıyla ÇağırmakKürdistan’ın Güneyinde SoykırımKürdlerin TarihiMilliyetçilik ÜzerineHong Kong, Kürdistan‘Kürtlerle Türkler’Ortadoğu’da Devletlerin KurulmasıAbdurrahman Qassemlu’nun Katledilmesinin 30. YıldönümüÜniversitenin Bilim Anlayışında Temel SorunlarCumhuriyet, 19 Mayıs 2019'Özgürlük İçin Sanat'Helsinki’de Sosyal ForumTeknoloji, Bilim, EğitimMilletler Cemiyeti Döneminde Kürdler/KürdistanHewler - Duhok - ZahoBir Tartışma Üzerine…Dönemin RomanlarıEleştirilerin İzindeRêya Heqîyê (Alevilik)ABD Ziyareti - IVABD Ziyareti - IIIABD Ziyareti - IIABD Ziyareti - IBerlin’de Dersim 37-38 PaneliBaşur’da SiyasetDuhok-Hewlêr GezisiKürdçe Yasaklarının İşlevi‘Aleviliğin Doğuşu’ II‘Kimliksiz Çığlıklar’Türkiye’de Adalet Arayışları'Aleviliğin Doğuşu'Kürdlere Soykırım…Moskova’da Kürd KonferansıCevat Geray’a Sevgi…Bilim AhlakıMahallenin ArkadaşlarıSelahattin Demirtaş’ın ŞarkısıCanip Yıldırım KütüphanesiDevşirmeler ve DevletsizlerDağ Kavmi - IIAdaylar…Dağ Kavmi -IGeleceğini Belirleme Hakkı ve KürdlerFarhad Daftary, Şiilik AlevilikŞiizm‘Türklük Sözleşmesi’Timure Halil Hakkında …Düşmanlarını Sevindiren Bir Halk…Celal Talabani...Kürdler Zoru Başardı… Bağımsızlık...Güvenlik...Domino EtkisiReferandum-Bağımsızlık TartışmalarıDanimarka SeyahatiSekesûr’da Kürd-Alevi Soykırımıİnsanlık Araştırmaları MerkeziFahriye Adsay’ın Eleştirileri Üzerine…Bir Kürd...İki Kürd...Üç KürdYezda...Ermeniler, Kürdler…Yeni Bir KDP Kurma ÇalışmalarıHasta AdamAvustralya GezisiHayatımdan KesitlerBirey Toplum İlişkileriPeşmergelik Yüce Bir DeğerdirKaderine KüsmekKürd Halkının, Kürdistan’ın Başı Sağolsun…Kürdistan’ın Hayırlı Evladı Doktor SaidSuriyeli MültecilerParlamentoMilli Düşünce SempozyumuDesmond FernandesKürtlerin Bulunduğu Ülkeler Bölünemez!...Kürtler Ne İstiyor?Eşkiya28 Devlet Bağımsız Kürdistan’ı Tanımayacak...Devlet, İslam, Kürdler ve DarbePencinarîler IIPencinarîler IAzim...'Afrika Edebiyatı' Üzerine…Yaresan (Ehl-i Hak) Rêya Heqîyê, EzdanZağros’un Ötesine…Süleymaniye Merkez Güvenlik Karargahı'Peçar Tenkil Harekatı/1927' Üzerine Birkaç Sözİttifaklar Mahmut Yeşil’e Sevgi…Tunceli Kanunu, Getirdiği Esaslar ve Devletin Asimilasyon PlanlarıYakındoğu’nun İmhası ve Pontus SorunuKeşiş’in Torunları Dersimli ErmenilerAnlıyorum Ama Konuşamıyorum1128 AkademisyenYaşar KayaAlevilik...Elveda Güzel VatanımAlevilerin KitabıUluslararası Barışı Kurma Çabaları, Kürdler/Kürdistan IIIUluslararası Barışı Kurma Çabaları, Kürdler/Kürdistan IIUluslararası Barışı Kurma Çabaları, Kürdler/Kürdistan (I)Komkurd-AnNelson Mandela - Aziz SancarBarış, Yüzleşme, MüzakereİBV Hewler Temsilciliği558. OturmaŞengal’i ZiyaretŞengalTBMMKürdlerde/Kürdistan’da Ana SorunÖzyönetim Üzerine...Norveç SeyahatiAlaine Tuoraine’e EleştiriKürdistan Bölgesel Yönetimi’nde Yönetim ZaaflarıGüneşin KrallığıKeyakisarBarzani bir dönem daha görevde kalmalıdırTemel şart Kürdistan Ordusu! Girê Spî'nin Kurtarılması...Üniversitenin Ana SorunuMardin: Hüzünlü KentAlevilik-MüslümanlıkOsmanlılar ve Acemler Arasında Kürdlerİslam’ın barış, huzur, adalet ve eşitlik anlayışı Kerbela’da son bulduKürd Êzidîlerin Azizesi 'Begê'İki Olay Üzerine DüşüncelerBarış ve Çözüm Süreci - IIIEleştirilerEv Jin û Mêrê bi MaskêBarış ve Çözüm Süreci - II Murat Bozlak’a sevgiler...Barış ve Çözüm Süreci…Rejim, İslamileşme, Kürdler/Kürdistan Alman Şarkiyatçı Dr. FriçSoykırımlar ve Devletsiz HalklarIŞİD’in ZuhuruŞeyh Ahmet, IŞİD Saldırıları ve Osman Baliç'in KatiliUlusların Kendi Geleceklerini Tayin Hakkı ve Kürdler/KürdistanBitlis Anıları, 1960’lı Yıllarda Bitlis’de YaşamUluslararası Bitlis SempozyumuBarzaniler Değinmelerİfade Özgürlüğü ve ABDTürk Siyasal Kültürü Üzerine… Birleşik Krallık, Fransa, Kürdler/Kürdistan Anti-Kürd Uluslar arası NizamKürd/Kürdistan incelemelerinde temel soru... Ulus İnşa Sürecinde Dilin RolüMustafa Barzani'yi sevgiyle anıyoruzDüşün Hayatında ve Edebiyatta KurumlaşmalarYakındoğu’nun İmhası,1915 Ermeni Soykırımı ve Hrant Dink’in Katledilmesi Resmi İdeolojinin Temel ÖzelliğiRoboski – GoyilerTürk-İslam Sentezi ve Kürd SorunuKürdistan sorunu her şeyden önce duruş sorunudurBarış
x