Üç Asır gören Kürt Kadını

Yöredeki dostlarımız vasıtasıyla yaşı 130’un üzerinde yaşlı bir Kürt kadınının varlığından haberdar olduğumuz günden beri onu tanımak ve hayat hikayesini kendi ağzından dinlemek istemiştik.

31.03.2015, Sal - 15:25

Üç Asır gören Kürt Kadını
Haberi Paylaş
Hanife Abdullah Sofi, tam üç asır görmüş, nice tarihi olaylara tanıklık etmiş yaşlı ama bir o kadar da mağrur bir Kürt kadını.

Saddam yönetimindeki Irak Hükümeti tarafından kendisine verilen kimlikteki doğum tarihi 01 Temmuz 1890. Sahip olduğu kimliğe göre 125 yaşını doldurup 126’dan gün almaya hazırlanan Hanife nine resmi olarak belki dünyanın en yaşlı kadını değil ama Kürdistan’ın yaşayan en yaşlı insanı olduğundan en ufak bir kuşku duymuyorum.

Onunla ilk geçtiğimiz hafta tanışma fırsatı bulduk. Vaktimizin darlığı nedeniyle kısa bir tanışma ve sohbet etme imkanı bulabilmiştik. Ama tarih kokan, elleri öpülesi bu yaşlı ninemizle geçirdiğimiz anlar o kadar içten etkilemişti ki hepimizi, bu hafta onu bir daha ziyaret ettik.

Köye bugünkü ziyaretimizde kalabalık bir taziyeye denk gelince, “ Hanife nineyi kaybetmiş olmayalım,” diye kuşkulu bakışlar fırlattık birbirimize. Köyün önde gelenlerinden birinin vefat etmiş olduğunu duyunca, en azından Hanife nineyi bir daha görebileceğimiz sevinciyle, içimiz ferahladı.

Hanife nine, çocukluğunu ve gençliğinin bir bölümünü Hewler’e bağlı Senan köyünde geçirmiş. Evlendikten sonra, ki bu bir asırdan daha fazla bir süreye denk geliyor, doğduğu köyden ayrılarak, Dêgelê nahiyesinin Aliava köyüne yerleşmiş ve o tarihten bugüne yaşamını burada sürdürmekte.

Hanife nineye ve civarda onu iyi tanıyan yaşlılara gerçek yaşını sorduğumuzda kimlik yaşı olan 126’nın 4-5 yaş daha fazlasından bahsettiler. Hanife nine kimliğinin doğumundan yıllar sonra çıktığını vurgulayarak gerçek yaşının kimlikte yazılı olandan daha eski olduğunu belirtiyor.

Karşımızda kendi torununun torununun torununu görmüş bir insan var ve trajik olarak oğullarının tümü ondan önce vefat etmişler. Torunlarından en büyüklerinin yaşının 80’in üzerinde olduğunu hatırlatmak dahi Hanife ninenin yaşı ile ilgili bir ipucu vermeye yeterli bir veri olabilir.

Ömrünün büyük bölümünü Mustafa Barzani ve peşmergelerine hizmet ile geçirdiğini anlatırken Hanife ninenin yüzüne zayıf bir tebessüm oturdu. Bir süre dalıp gitti, gülümsemesi eksik olmadan. Köylerinin bulunduğu alanın dağlık ve engebeli arazisi Peşmergenin tutunmasını sağladığından Peşmerge alanlarından hiç eksilmemiş. Köy halkıyla birlikte Hanife nine de memnuniyetle Peşmergeye hizmet etmiş ve onlara yardım ettiği için hep mutlu olmuş bir insan

Tıbbi olarak, beslenmenin insan ömrüne çok büyük etkileri söz konusu olduğundan, uzun yaşayan insanlarla karşılaşıldığında insanların ilk aklına gelen nasıl beslendikleridir. Hanife nine beslenme konusunda çok özel bir listeye sahip olmadığını, farklı şeyler tüketmediğini, çoğunlukla doğal beslenmeye itina gösterdiğini ve dağda yetişen otlar, süt, yoğurt başta olmak üzere hayvansal besinler ve doğal sebzelerle beslendiğini anlatıyor.

Dünyanın en yaşlı insanı olmaya aday Hanife nine bu uzun yaşına rağmen oldukça dinç ve zinde. Bu yaşına kadar ciddi bir sağlık sorunu yaşamamış, kalıcı bir hastalığa sahip değil. Dişleri hala sapasağlam, gözleri net görüyor ve tüm işlerini ufak tefek yardımlar dışında kendisi yapabiliyor.

İkinci gidişimizde onu yatakta bulduk. Son günlerde kendini rahatsız hissettiğini ve bu nedenle yatmayı tercih ettiğini söyledi torunları. Artık kendisini çok yorgun hissediyordu, 130 yılı bir bedene sığdırmış Hanife nine.

Guinness Rekorlar kitabında En uzun yaşayan insan olarak, 21 Şubat 1875 yılında doğan ve 4 Ağustos 1997 yılında ölen, 122 yıl 164 gün yaşayan Fransız Jeanne Louise Calment yazılıdır. Hanife nine sahip olduğu kimlik bilgileri dahi göz önüne alındığında dünyanın en yaşlı kadını olmaya adaydır. Kendisi ile ilgili Guinness’e de bilgilendirmede bulunulması gerekmektedir.

Dünyanın uygar toplumlarından herhangi birinde böylesi uzun yaşamış bir insan keşfedildiğinde kamuoyunun ilgi odağı olur, kendisiyle röportajlar gerçekleştirilir, uzun yaşamının sırları keşfedilmeye çalışılır. Her ne kadar böylesi yaşlı insanların bunaltıcı medyatik ilgi ve tıbbi sorgulamalardan ziyade sevgi ve huzura daha çok ihtiyaçları olduğunu düşünsek te, söz konusu Kürtler olduğunda aynı ilginin ve duyarlılığın neden gösterilmediğini de sormadan edemiyoruz.

Bu mucizevi insana hükümetin, sivil toplum kuruluşlarının ve medyanın yardım etmesi gerektiğine inanıyoruz. Bütün dünyanın, onyılların yükünü sırtında taşıyan bu fedakar ve cefakar Kürt kadını Hanife nineyi tanıması ve saygısını göstermesi gerekiyor.

Hanife nine, geçmişimizden geleceğimize taşınan bir köprü gibi sahip olduğu birikim ve tecrübeyi sonraki kuşaklara aktarabilsin, Kürdistan direnişlerinin tanıklığını yapabilsin diye hepimiz tarafından sahiplenilmeyi bekliyor.

Not: Yazarımız ve dostumuz Tahsin İnanç\'a Hanife ninemizi bize anlattığı için teşekkür ederiz.

Nerina Azad
Bu haber toplam: 13138 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:18:04:48
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x