TEV-DEM Eşbaşkanı Ebdulselam Ehmed dün yaptığı yazılı açıklamada bazı komşu ülkelerin PDKÎ’yi YPG’nin güneybatı Kürdistan’daki başarısını gölgelemek için kışkırttığını iddia etti. TEV-DEM Eşbaşkanı ayrıca PDKÎ’nin İran karşı savaşacak gücü olmadığı iddiasında da bulundu.
TEV-DEM eşbaşkanının açıklamalarına yönelik olarak Rûdaw’a konuşan İran Kürdistan Demokrat Partisi-PDKÎ Politbüro üyesi Rostem Cehangîrî; “TEV-DEM’den böylesi bir şeyi duymaktan dolayı çok üzgünüm. PKK’ye bağlı kurum ve kuruluşlar kendileriyle birlikte olmayan tüm kesimleri komşuların uşakları olarak görüyorlar” dedi.
Kendilerinin tüm komşu ülkelerle ilişkilerinin olduğunu dile getiren Cehangîrî; “Peşmergenin Kobanê’ye gidişini düşmanın planı olarak değerlendirdiler. Doğu Kürdistan’daki direnişi komplo olarak görüyorlar. Güney Kürdistandaki her gelişmeyi komplo olarak görüyorlar. Onların nezdinde doğru olan tek şey kendi söyledikleridir. Şu anda Suriye’de IŞİD’e karşı Suriye muhalefeti ile birlikte savaşıyorlar ama Güneybatı Kürdistanlı peşmergelerin savaşta yer almalarına izin vermiyorlar. Kürtlerle anlaşmıyorlar ve bu konuda binlerce örnek verebilirim. TEV-DEM tüm bu yanlışlarının suçunu PDKÎ’nin üstüne yıkmak istiyor. TEV-DEM, PDKÎ’yi eleştirecek kadar olgun bir yapı değildir. Çünkü, PDKÎ’nin alnı komşu ülkelerle ilişkiler konusunda açıktır” dedi.
Komşu ülkelerin PDKÎ’nin içişlerinde parmağı olduğuna yönelik suçlamaya ise Cehangîrî; “Eğer PDKÎ içinde böyle güçler olsaydı, bizimde komşu ülkelerin başkentlerinde bürolarımız olur ve onlardan yardım alırdık. Biz de bu ülkelerin istihbarat başkanlarıyla görüşür ve ilişkiler kurardık. Bu suçlamayı neye dayandırıyorlar? Ne gibi belgeleri var? Eğer birisi yurtsever ve vicdanlı bir Kürt ise ve siyasi sorumluluk taşıyorsa, nasıl olurda elinde hiçbir belge olmadan 70 yıllık bir partiye yönelik olarak böylesi iddialarda bulunur. Her ne kadar onların ulusal mahkemelere inançları yoksa da ıspatlanmamış bu iddia ulusal ve uluslar arası mahkemelerde yargılanmayı gerektirecek bir suçtur” ifadelerini kullandı.
İran’ın yaşanan olaylarda ilgisinin olup olmadığı yönündeki soruya ise PDKÎ Politbüro üyesi şöyle cevap verdi; “İran’ın bu konuda rolüne gelince: İran, Türkiye ve Irak sınırından itibaren güneye doğru olan tüm sınırlarda PKK var ve İran’da buna hiç ses çıkarmıyor. Buna rağmen biz PKK’yi İran ile ilişkileri var diye suçlamıyoruz. Ama bazı şeyleri söylemek için elde belge olması gerekir. Eğer bu olaylarda İran’ın bir rolü varsa bunun sorumlusu biz değil onlardır. Çünkü onların İran’la ilişkileri vardır. Bizim tek bir düşmanımız vardır o da İran İslam Cumhuriyeti’dir.”
TEV-DEM Eşbaşkanının, PDKÎ’nin İran karşı savaşacak gücü olmadığını yönündeki iddiasına ise Cehangîrî; “Sorun da bu. Bu söylem tam da Pasdaran güçlerinin komutanının söylemidir. Bu söylem Hamaney’in İranlı cahşlar kongresinde söylediğidir. Bu Urmiye valisinin söylemidir. Bu söylem İran’da Kürt sorunu olmadığını söyleyen tüm resmi kurum ve kuruluşların söylediğidir. Bu iki söylem arasında fark var mı? Eğer varsa bu farkı nerede arayalım? Ayrıca TEV-DEM gücünü nerden aldı? Eğer Şam ile uzlaşmasaydı, eğer baskı ve Şam’ın verdiği olanaklarla askeri güç oluşturmasaydı. Acaba kimse yok mu ki onlara niye Qamişlo’daki Suriye ordusu ile savaşmıyorsunuz diye sorsun. Söyleyin şimdi bize, biz mi komşu devletlerin uşağıyız?” diye cevap verdi.
PDKÎ’nin PKK ile sorununun en olduğu sorusuna ise PDKÎ Politbüro üyesi Rostem Cehangîrî şöyle yanıt verdi; “PKK ile hiçbir sorunumuz yok, hele hele TEV-DEM ile hiç yok ve biz bugüne kadar PKK’yi Kuzey Kürdistanlı bir örgüt olarak tanıdık. Onların mücadelesine saygı gösterdik. Ama bizim bugüne kadar onların politik üslubuna yönelik eleştirilerimiz vardı. Biz diyoruz ki, doğuya, güneye ve güneybatı Kürdistan’ın içişlerine müdahalesine karşı çıkıyor ve mahkum ediyoruz. Bırakın bu parçaların çocukları ve örgütleri kendi kaderleri ile ilgili kendileri karar versinler. Diğer parçaların içişlerine müdahale etmesinler. İşte bu söylediklerimiz onlara ağır geliyor.”
